8 Mart Dünya Kadınlar Günü

Dünya Kadınlar Günü ya da Dünya Emekçi Kadınlar Günü 


TANIM : “Her yıl 8 Mart'ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gündür. İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır.”

Bu tanımı hepimiz biliyoruz. Bugün ise yıl 2017, Amerika’da 1857 yılında işçi kadınların başına gelen felaketten bu yana 160 yıl geçmiş, ancak sorunlar hala devam ediyor, hala kadın erkek eşitsizliğinden söz ediliyor, çalışmalar yapılıyor. Şiddet konusu ise ülkemizde ve Dünyada her zaman gündemin ön sırasında. 2016 yılında ülkemizde basına yansıyan ve ölümle sonuçlanan kadına şiddet olayları sayısı 397, 80 % silahla gerçekleşmiş. 

Kadınların hala uğraşmakta olduğu sorunlar; şiddete (aile içi ve işyerindeki  şiddete dahil, ekonomik şiddet) maruz kalmak, toplumsal ve kültürel baskı, eğitim-öğretim imkânlarından yoksun bırakılmak, çalışma hakkından yoksun bırakılmak, iş yerinde ayrımcılık ve gelir adaletsizliği.

Toplumun nüfusunun nerdeyse yarısını teşkil eden kadınların bunlardan kurtulması ve sağlıklı toplum, sağlıklı anne, sağlıklı bireye sahip olunması için gereken çözümlerden en önemlisi eğitim. Peki eğitimi engelleyen, eğitim eşitsizliği yaratan etkenler neler:
•    Okul ve dersliklerin yetersizliği;
•    Okulların yerleşim yerlerinden uzak olması ve birçok ailenin kız çocuklarının bu kadar yol gitmesini istememeleri;
•    Birçok ailenin ekonomik güçlük içinde olması;
•    Ailelerin erkekleri kızlara göre önde tutan geleneksel ön yargıları;
•    Çocukları evde çalıştırarak aile gelirine ek katkı sağlama eğilimi;
•    Birçok ailenin kızlarının bir an önce evlenmesini eğitimden daha önemli görmesi;
•    Kırsal bölgelerde kadın rol modellerinin nadiren görülmesi ya da hiç olmaması;
•    Orta öğrenim imkânlarının sınırlı olmasının ilköğretime yönelik ilgiyi azaltması.

Bütün bunların üstesinden gelmek için çalışmalar çok erkenden başlamıştı; 
Atatürk eğitim konularında köklü değişiklikler yapmıştı; Türk kız ve erkek çocuklarının bir arada ve çağdaş biçimde eğitimini ve sosyal alandaki pek çok inkılâplara da imkân sağlayan 3 Mart 1924 gün ve 430 sayılı “Tevhid-i Tedrisat” (Öğretimin Birleştirilmesi) kanunu çıkartılmıştı, Diğer taraftan Türk kızlarına da öğretim eşitliğinin sağlanabilmesi için 20 Nisan 1924’de Teşkilât-ı Esasiye Kanunu’nun 87. maddesi değiştirilerek “ilköğretim zorunluluğu” getirilmişti, Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının tanınması Türk kadınına hediye edilmişti. Medeni Kanun ise en büyük hediye Türk kadınına. Verilen haklara sahip çıkmak bizlerin gelecek kuşaklara borcu, bugünün aydınlığı. 

Dünyadaki bütün kadınlar ülkelerinin örf ve adetlerine, sosyoekonomik, eğitim ve politik gelişmelerine göre kendilerine güzel bir dünya arayışındalar, bizler de bu arayışta yol göstermeye, elimizden geleninin en iyisini yaparak gayret ediyoruz. 

Sororo–optimalar olarak bu gayret, bu heves hep sürecek, yeni yılın başlangıcı gibi, doğudan batıya kutlamaya başladık “8 Mart Kadınlar Günü”nü.
Hepimize kutlu olsun. Dünyadaki tüm kadınlara Barış, Birlik ve Bilim’in daim olacağı günler dilerim. 

 

Türkiye Soroptimist Kulüpleri Federasyonu 
Başkan , 2016-2018 
Nilgün Pakkan